T.C
ADALET BAKANLIĞI
CEZA VE TEVKİFEVLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ
"Bazı basın yayın organlarında “Silivri 9 No'lu Cezaevinde Kadın Mahkûmlara İşkence İddiası” başlığı ile verilen haberlerin gerçekleri yansıtmayan ve algı oluşturmaya yönelik iddialar içermesi nedeniyle kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi amacıyla aşağıdaki açıklamanın yapılmasına ihtiyaç duyulmuştur.
Silivri Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda özellikle bir terör örgütüne mensup bayan tutuklular uzunca bir süredir, kaldıkları toplam 15 odada, odaların havalandırmaya açılan kapılarının kapatılması sırasında eylem yapmaktadırlar.
1- 10/10/2016 tarihinde akşam saatlerinde, infaz koruma memurları tarafından, odaların havalandırmaya açılan kapılarının kapatılması amacıyla, 2 odanın havalandırmasına girildiği sırada, toplam 6 tutuklu, kapıların kapanmasını engellemeye çalışmak için sırtlarını duvara dayamak suretiyle yere oturmuşlar ve odalarına girmeme eylemi yapmışlardır.
C blok 6 No.lu odada bulunan tutuklular S.A. ve B.E.’nın görevli bayan infaz ve koruma memurlarına aşırı direnç ve saldırgan tutum göstermeleri üzerine, erkek infaz koruma memurlarından destek alınmak ve orantılı güç kullanılmak suretiyle odalarına alınarak kapının kapatılması sağlanmıştır.
Yapılan ilk incelemede;
Havalandırma bahçesinde bulunan güvenlik kamerasından olayların kayıt altına alındığı, infaz koruma memurlarınca, tutuklulara fiziksel bir müdahale olmaksızın bahçe kapısının kapatılması için azami gayret gösterildiği, adı geçen tutuklulara tacizde bulunulmadığı ve zor kullanma yetkisinin sınırlarının aşılmadığı belirlenmiş olup,göğüs bölgelerine ya da vücudun diğer bölgelerine taciz amacıyla temasta bulunulduğu iddialarının tamamen gerçek dışı ve asılsız olduğu tespit edilmiştir.
Ayrıca Tutuklu S.A.'da herhangi bir burun kanaması vb. acil durumu veya tedaviyi gerektirecek bir duruma rastlanılmamıştır.
Bu odada kalan tutuklular sayım sonrasında da sağlık yönünden bir şikâyetleri olduğuna yönelik kurum idaresine, sözlü veya yazılı olarak herhangi bir bildirimde bulunmamışlardır.
2-Aynı Kurum’da, C blok 14 No.lu odada yine aynı saatlerde benzer olaylar olmuştur.
Ertesi gün yani 11/10/2016 tarihinde bu odada kalan tutuklu K.S'nin kolunun kırıldığını belirtmesi üzerine, kurum revirine çıkartılarak aile hekimi tarafından muayenesi sağlanmıştır.
Yapılan ilk doktor muayenesinde kolunun kırıldığına dair bir emareye rastlanmamış, ancak kurum doktoru tarafından 12/10/2016 ve 13/10/2016 tarihlerinde Prof. Dr. Necmi Ayanoğlu Devlet Hastanesine (Silivri Devlet Hastanesi) sevki sağlanmıştır. Yapılan muayene sonucu tutuklu K.S.'nin sağ başparmağına yumuşak doku zedelenmesinden dolayı atel takılmıştır. Dolayısıyla kol kırılması iddiasının da tamamen asılsız ve gerçek dışı olduğu belirlenmiştir.
10.10.2016 tarihinde ve daha öncesindeki muhtelif tarihlerde aynı tür olaylarla ilgili olarak, Silivri Cumhuriyet Başsavcılığınca adli yönden, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından ise gerek kurum personeli gerekse tutuklular yönünden idari soruşturma başlatılmıştır.
Silivri Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda bulunan terör örgütü mensubu bazı kadın tutukluların, taciz ve erkek şiddeti gibi asılsız iddialarda bulunarak kurum idaresini baskı altına almayı ve örgütsel propaganda yapmayı amaçladıkları değerlendirilmektedir.
Ceza infaz kurumlarında tüm kural ve uygulamaları insan onuruna uygun şekilde Ulusal ve Uluslararası mevzuat hükümleri dikkate alınarak uygulanmaktadır.
Kamuoyunda algı oluşturmaya yönelik bu tür haberlere itibar edilmemesi,asılsız iddiaların gündeme getirilmesinin gazetecilik etik ve ahlak ilkeleri ile bağdaşmadığını vurgulamak isteriz.
Kamuoyuna saygı ile duyurulur."