Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, KKTC'ye günübirlik ziyaret gerçekleştirdi. Burada gündeme dair önemli mesajlar veren Gül, “Maraş konusunda KKTC hükümetinin almış olduğu karar çok yerindedir, bizler de destekliyoruz çünkü Maraş KKTC toprağıdır.” dedi.
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) temasları kapsamında Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Cumhuriyet Meclisi Başkanı Teberrüken Uluçay ve Başbakan Ersin Tatar ile görüştü.
Cumhuriyet Meclis Şeref Salonu'nda konuşan Bakan Gül, ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, iki ülke arasındaki iş birliğini arttırmak üzere KKTC'de bulunduklarını söyledi. KKTC'nin ve demokrasisinin güçlenmesi için çaba gösteren parlamento, siyasi partiler ve bu konuda uğraş veren herkese başarılar dileyen Bakan Gül, Türkiye'nin her zaman Kıbrıs Türk halkının yanında olduğunu vurguladı.
MARAŞ KKTC TOPRAĞIDIR
Bakan Gül daha sonra Başbakan Ersin Tatar ile görüştü. Burada açıklamalar yapan Gül, özellikle adli iş birliğini geliştirmek için KKTC'yi ziyaret ettiğini belirtti. Güçlü bir Türkiye'nin güçlü KKTC anlamına geldiğini ifade eden Bakan Gül, Türkiye'nin hem sahada hem de masada pozisyonunu daha güçlü şekilde aldığını dile getirdi.
Bakan Gül, özellikle Doğu Akdeniz'de uluslararası hukuktan kaynaklanan hakları koruduklarını vurgulayarak, şunları kaydetti: “Bu bizim egemenlik hakkımızdan kaynaklanmaktadır. Uluslararası hukuk herkesi bağlamaktadır. Türkiye Cumhuriyeti de sondaj çalışmalarını bu hukuk çerçevesinde yerine getirmektedir. Fatih, Yavuz, Barbaros Hayreddin ve Oruç Reis ile birlikte sismik aramalar ve sondaj çalışmaları devam edecektir. Bu egemen bir devletin uluslararası hukuktan kaynaklanan bir hakkıdır. Maraş konusunda KKTC hükümetinin almış olduğu karar çok yerindedir, bizler de destekliyoruz çünkü Maraş KKTC toprağıdır. Bu konudaki her türlü uluslararası hukuktan hakların korunması, Kıbrıs Türk halkının lehine olan her türlü girişimin yanındayız.”
Gül, KKTC İçişleri Bakanı Ayşegül Baybars'ı da bakanlıktaki makamında ziyaret etti. Heyetler arası görüşmenin ardından açıklama yapan Bakan Gül, Türkiye ile KKTC arasındaki kardeşlik ve dostluk bağının her geçen gün artarak devam ettiğini belirtti. Gül, Türkiye'nin KKTC'nin istikrar ve refahını, kendi istikrar ve refahından ayrı tutmadığını söyledi. Gül, Türkiye Cumhuriyeti'nin, Kıbrıs meselesine her zaman milli davanın gerektirdiği hassasiyetle yaklaştığını vurgulayarak, bu hassasiyeti büyük kararlılıkla sürdüreceğini, sahip olduğu hakları korumak için adım atmaktan çekinmeden mücadeleyi sürdüreceklerini ifade etti.
Özellikle adli iş birliği konusunda çok değerli çalışmalar ortaya koyduklarının altını çizen Gül, bu çerçevede infaz sisteminin daha çağdaş hale gelmesi ve Türkiye tecrübeleri hususunda paylaşımlarda bulunduklarını anlattı.Gül, bu konudaki fiziki ve eğitim desteğiyle, diğer mevzuat hususundaki tecrübe paylaşımlarını konuştuklarına değinerek, "Adli tıp ve adalet hizmetlerinin daha etkin ve hızlı yerine getirilmesi, her iki ülke arasındaki suçluların iadesi konusundaki hızın daha da artması konusunda mutabakata vardık." ifadelerini kullandı.
KKTC, FETÖ MÜCADELESİNE DESTEK VEREN BİR ÜLKEDİR
KKTC'nin her zaman terörle mücadelede Türkiye'nin yanında bulunduğunu vurgulayan Gül, şöyle devam etti:
“Özellikle, FETÖ ile mücadele konusunda KKTC ilk olarak Türkiye'nin yanında duran ve FETÖ'ye karşı karar alarak, FETÖ mücadelesine destek veren bir ülkedir. Yargı teşkilatlarımız arasında suçluların iadesi ve FETÖ ile mücadele konusunda çok önemli adımlar atıldı. Hem yargısal hem de idari konularda mücadele sürmektedir. Çünkü terörle mücadele, ortak ve kararlı şekilde sürdürülünce başarıya ulaşır. FETÖ başta olmak üzere, tüm terör örgütleriyle ortak mücadele kararlığımızı bir kez daha yineledik. Bu konuda, adli iş birliğimizi daha da iyi noktaya ulaştıracak adımları hep birlikte atma adına kararlar aldık, bunu da hayata geçireceğiz."
Gül, Kıbrıs meselesinde kalıcı çözüme ilişkin tüm çabaların, Rum tarafının inatçı ve diyaloğa kapalı tavrı sebebiyle sekteye uğradığına işaret ederek, Türkiye ve KKTC'nin her zaman için meseleye diyalog, diplomasiye dayalı, müzakere edilmiş adil ve kalıcı çözüm getirilmesi gerektiği tutumunu ortaya koyduğunu belirtti.
Rum tarafının, Kıbrıslı Türklerle siyasi eşitlik temelinde ortaklık kurmaya ve bu temelde siyasi gücü paylaşmaya yanaşmadığına dikkati çeken Gül, bu zihniyetten uzaklaşılmadığı sürece, Ada'da yeni ve köklü bir ortaklığın tesisine yönelik her türlü girişimin başarısızlığa mahkum olacağını kaydetti.
TÜRKİYE, TUTUMUNU ULUSLARARASI HUKUKA UYGUN ŞEKİLDE SÜRDÜRMEKTEDİR
Gül, Türkiye'nin yoğun şekilde hidrokarbon konusundaki çalışmalarının devam ettiğini dile getirerek, "Fatih, Yavuz, Barbaros Hayreddin ve Oruç Reis sismik ve sondaj gemilerimiz çalışmalarını sürdürmektedir. Ülkelerimizin gündemi, ortak kaderimiz çerçevesinde, aynı ölçüde şekillenmektedir." diye konuştu.
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin tek taraflı yürüttüğü hidrokarbon faaliyetlerinin, bölgenin istikrarı açısından tehdit oluşturduğuna ve bunlara izin vermeyeceklerini her vesileyle dile getirdiklerine dikkati çeken Gül, "Bu konuda Türkiye tutumunu, uluslararası hukuka uygun şekilde sürdürmektedir. Kıbrıs Türk halkının hak ve çıkarlarını koruma irademizi şüpheye yer bırakmayacak şekilde kararlılığımızı sürdüreceğiz." değerlendirmesinde bulundu.
Gül, Ada'nın tek sahibiymiş gibi hareket eden Rumların, uzlaşmaz tutumlarını gözler önüne sermesi bakımından yakın zamanda KKTC'nin, Kıbrıslı Rumlara sunduğu hidrokarbon konusunda paylaşımı ve iş birliğini içeren önerinin kıymetli olduğunu vurguladı.
Maraş Bölgesi'nin, KKTC toprağı olduğuna da işaret eden Gül, mevcut durumda Kıbrıs hükümetinin Maraş'ta envanter çalışması başlatmasını, mülkiyet haklarının korunarak bir çözüm girişiminde bulunmasını desteklediklerini kaydetti.
Bakan Gül, Kıbrıs Türklerinin özgürlük mücadelesi lideri Dr. Fazıl Küçük ve KKTC'nin kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ın kabirlerine de ziyarette bulundu. Bakan Gül'e ziyaretlerinde Türkiye'nin Lefkoşa Büyükelçisi Ali Murat Başçeri, Adalet Bakan Yardımcısı Uğurhan Kuş ve Bakanlık bürokratları da eşlik etti.