BASIN VE HALKLA İLİŞKİLER MÜŞAVİRLİĞİ

Antalya’da yapılan 16. Ulusal Adli Tıp Günleri Kongresi’nin açılış törenine katılan Adalet Bakanı Gül, adil, etkin ve etkili soruşturma ve yargılamanın temelinde suçludan delile değil, delilden suçluya gidişin önemli olduğunu kaydetti.

Suçluların suç üstünde yakalanma ve itiraf etme halleri dışında suçun çözüme kavuşturulması ve suçlunun tespit edilmesi için delillerin büyük önem taşıdığını anlatan Bakan Gül, olay adli kolluk veya savcılıklara intikal ettikten sonra delillerin toplanmaya başladığını kaydetti. Suçu aydınlatacak delillerin toplanması ve değerlendirilmesi aşamasında uzman bir kuruluşa ihtiyaç duyulduğunu ifade eden Bakan Gül, şöyle konuştu:

“Adli Tıp Kurumu her geçen gün kapasitesini artırarak, delillerin kesinleştirilmesinde adalet teşkilatının ayrılmaz parçası olmuştur.  Bugün bilimin geldiği nokta, adalet hizmetlerini de kolaylaştıracak imkanlara sahiptir. Adaletin sağlanmasında önemli bir rol bilimsel çalışmalara, hassaten adli tıp hizmetlerine düşmektedir. Yargılama yapanlar, adaleti tesis etmek ve isabetli kararlar verebilmek için tarih boyunca tıp başta olmak üzere müsbet ilimlerden yararlanmıştır. Bu sebeple Adlî Tıp ve Adlî Ekspertiz kurumları adaletin vazgeçilmez unsurları haline gelmişlerdir.”

İHTİSAS KURULU SAYISI 8’E ÇIKARILDI

Bakan Gül, Türkiye’de özel kanunla kurulan ve 100 yılı aşkın süredir adalete bilirkişilik hizmeti sunan Adli Tıp Kurumlarının daha etkin, kaliteli ve daha hızlı  şekilde çalışmalarını sürdürmesi için Bakanlık olarak her zaman olduğu gibi büyük destek vermeye devam edeceklerini kaydetti.

Adli tıp hizmetlerinde artan iş yükü ve çeşitlilik dikkate alındığında farklı ihtisas alanlarını kurumsallaştırma ihtiyacı duyulduğunu anlatan Bakan Gül, “Bugün itibarıyla İhtisas Kurulu sayısı 8’e çıkarıldı. Adlî Tıp Genel Kurulu kaldırılarak yerine daha spesifik 3 adet Adlî Tıp Üst Kurulu kuruldu. İstanbul merkezde ve Ankara Grup Başkanlığı içerisinde son derece ileri teknoloji ürünü cihazlarla donatılmış Adlî Bilişim İhtisas Daireleri kuruldu.  2002 yılında ülke genelinde 25 ilde adli tıp hizmeti verilirken, bugün tüm illerimizde hizmet verebilir konuma getirildi” dedi.

ULUSLARARASI PLATFORMLAR TAKİP EDİLİYOR

Adlî Tıp Kurumunun bilimsel kapasitesinin arttırılması ve dünyaya entegre edilmesi bakımından yapılan çalışmalar sonucunda 2005 yılında Avrupa Adlî Bilimler Enstitüleri Ağı Üyeliğine kabul edildiğini vurgulayan Bakan Gül, bu sistemde uluslararası düzeyde periyodik toplantı ve etkinliklere katılım sağlandığını kaydetti. Adli Tıp Kurumu laboratuarlarının akredite edilmesine önem verildiğini belirten Bakan Gül, “Temel politikamız dünyada adli tıp alanında  ne gelişme var ise, hangi yenilik var ise Türkiye’de de o gelişmenin ve yeniliğin uygulamaya geçirilmesidir” dedi.

Antalya Grup Başkanlığı hizmet binasının tamamlanarak teslim aşamasına geldiğini anlatan Bakan Gül, 9 ilde bulunan Adlî Tıp Kurumu Grup Başkanlıkları bünyelerinde bulunan İhtisas Dairelerinin gerek teknolojik alt yapıları ve gerekse personel bakımından güçlendirildiğini kaydetti.

HEDEF SÜRE UYGULAMASI AKSAKLIKLARI GÖSTERECEK

Davaların ne zaman sonuçlandırılacağını öngören Yargıda Hedef Süre uygulamasının da yargıya olan güveni güçlendirdiğini vurgulayan Bakan Gül, uygulama ile ilgili ayrıntılı bilgi vererek, bin 457 dava ve 220 soruşturma türünde azami süre beklendiğini kaydetti.

Bakan Gül, hedef sürelerin 1 Ocak 2019’dan itibaren davaların taraflarına  bildirileceğini belirterek, bu tarihe kadar uygulamanın izleneceğini, süre aşımına sebep olan konuların tespit edileceğini ve gerekirse teknik düzenlemelerin yapılacağını söyledi.

FETÖ'NÜN ADLİ TIP KURUMU'NA SIZMA GİRİŞİMİ ÇÖKERTİLDİ

"Ara dönem olarak FETÖ'cülerin adli tıp kurumuna sızma girişimlerini ve bu konuda yargıyı farklı yönlendirme çabalarını da çok şükür yargımız devletimiz yine çökertmiştir, bu konuda arındırmıştır." diyen Gül, şöyle devam etti:

"Güzide kurumumuzun lekelenmemesi için her türlü desteği vermişlerdir. Hukuk çerçevesinde bilime dayalı, ideolojik cemaat taassubu içerisinde kendi ideolojilerini terör örgütünün değil, hukukun evrensel ilkeleri ışığında bugün yargılamalar, FETÖ terör örgütlerinin dijital materyalleri bu kurul çerçevesinde yapılmaktadır. Ama bir farkla, örgütün amaçları değil, evrensel hukukun ilkeleri, bilimin ışığında bu değerlendirmeler yapılmaktadır. Biz bunu değerli buluyoruz, önemli ve anlamlı buluyoruz. Hukuk, adalet herkes içindir, adaletin gözünün bağlı olduğu, kişilerin zengiliğine, fakirliğine, ırkına, mensubiyetine, aidiyetine değil, adaletin herkes için ışık olarak hüzmesini yaydığı, adalet duygusu herkes için elzemdir, zaruridir."